2 ALTIN ANAHTAR
2 Altın Anahtar
Merhaba;
Bir yazımla yine sizlerle birlikteyim. Bu yazımı oluştururken sizlere yaşadığım tecrübelerden örnek vereceğim. “Ben sizlere nasıl zengin olacağınızı anlatamam ama neleri yaparsanız zarar edeceğinizi söyleyebilirim” demiş ünlü bir kişi. Yine bir video da izlediğim sözde konferansı veren tecrübeli kişi diyordu ki “Hayatta başkalarının tecrübelerini yaşayarak teyit etmek kadar akılsızlık yoktur”
(Not) Bu yazı Ekim 2011 de dergide yayınlandığından 2 yıllık sürenin geçmesi beklenmiştir.
Yıl 2005.
Telefonların yaygınlaşmaya başladığı zamanlar. Bende açıkartırma ilan sitelerinde telefonlardan satıyorum. Ancak öyle bir an geldi ki benim sattığım telefonlar internette yarı fiyatına satılmaya başladı. Herkes çatır çutur alıyor. Biz bakıyoruz. Mal aldığım firmaları sıkıştırıyorum. Neden onlar satıyorda biz o fiyata alamıyoruz?. İlanlarıma alay geçen teklifler geliyordu. Ama sattığım o telefonların parçaları bulunmuyordu. Bende elimdeki telefonların her birinden bir tanesini parçaladım. Rekabete yenilemezdim. Rakebet edenle savaşamazdım. Ürünlerin her bi parçasını parça parça sattım. Kapak, Kızılötesi camı, Ekran, Tuş, Tuş Filmi, Buzzer …… çok parça çıktı. Bir zaman sonra o ucuz telefonları alanlar parçası eksilince piyasada bulamadıklarından bana gelmeye başladılar. Bazılarının parçası hala o zamandan bu zamana elimde durur ama bir kapak bir pil bir data kablosu bile telefona verdiğim parayı çıkardı. Eğer ki zarar etseydim rekabete uyup bende zararına satsaydım bugün daha kötü durumda olacaktım. Bir zaman sonra anlaşıldı durum. Adamın birisi distribitörü kendisine güvendirip çekle büyük alım yapıp toptancı dükkanını kapatarak elindeki malları yarı fiyatına satmış. Tepetaklak yapmış. Böylece mal ucuzlayınca herkes aldı ama bir süre sonra o maldan piyasada o fiyata kalmadı. Alan da parçasını bir zaman sonra bulamadı.
Yıl 2008
Ramazan ayında yaptığım eticaret sekteye uğradı. Sermayesiz olarak yapmış büyük borçlara girmiştim. Ramazanı, bayramı, tatili boş geçiremezdim. Ramazanda -ne gider ne gider- diye düşündüm .. Ramazanda gıda giderdi. Evvela alışveriş merkezlerine alışverişsitem üzerinden sipariş toplamayı teklif ettim. Bana komisyon verin dedim ama alışveriş merkezleri buna yanaşmadılar hatta azarlayan dahi oldu. Çok zor durumdaydım ödemeler üst üste geliyordu. Acil birşeyler yapmam lazımdı. Yan ilçede pekmez üretiyorlardı. Karşı kasabada da Tahin. Gidip evvela parekende fiyatlarını sordum. Sonra alışveriş merkezlerini ve diğer illerde bu işi yapanların fiyatı için forumlarda konu açarak forumdaşlardan bilgi istedim. Fiyatı aldım. Alışveriş merkezlerinden aldığım tecrübe vardı internetten bahsetmedim. Pekmezciler iyi fiyat evrdiler ama tahinciler pek fiyat vermeye yanaşmadılar. Konyada bir alışveriş merkezinde tanıdığımdan yardım istedim. Meseleyi anlattım iyiki interneti söylememişsin dedi. O firmalara pazarlık yaparken “benim raf bedelim, satılamama garantim, eleman desteğim, tadımlık numune isteğim, çekim senetim yok de” dedi. Tekrar vardım tahinciye dedim ki bak benim nette günde onbinlerce insanın girdiği sitem var. Ben burda reklam edeyim bedava.. Marketler çok alıyorlar tamam ama onlara bu anlaşmaları yapıyorsunuz ben hiçbirşey istemiyorum dedim. Marketlere verilen maldaki şartları bildiğimi ve Türkiye’ye reklamı gören üretici markete verdiği özel fiyatı bana da verdi. Siteme koydum. Elektronik sitede tahin pekmez satışı. Ancak sorun vardı akrgolar desiye göre alıyor ptt kg a göre alıyordu. Kargolar bölgeme gelmek istemiyordu şubeleri yoktu. Bende eonlara ulaşmak için hergün gittim gittim geldim. Satılan tahin pekmez çok yerde bashedildi fakat parekende satış pek yoktu. Fakat uluslararası gıda firmaları aramaya başlamışlardı Bağladığım işlerden aldığım komisyonla geçirdim o ayı. Bayram geçtikten sonra hayat normale döndü. Elimde biraz tahin kalmıştı. Bende o tahini sipariş girenlere hediye ettim. Kampanya malzemesi olarak kullandım. Sonra bıraktım. Benim nasıl sattığımı gören tahinci bana bırakma kardeş devam et satmaya dedi ancak ben bu benim işim değil dedim bıraktım. Eticarette dönemler olacaktır. Örnek olarak doların çok uçtuğu dönemde parekendeci, dolar düşünce ithalatçı zarar eder. Bir firma batabilir ve onun mallarını parası olanlar alabilir. Ucuza taklaya getirenler malınıza zarar getirebilir.
Sermayesi olan sizden büyük olan bir firma reklam amaçlı zararına satabilir.
Elektronik mallar satıyorsanız yaz tatilinde işleriniz azalabilir.
Av ürünleri satarsanız kışın işler kötüleşebilir.
Kar yağar bir işten zarar edersiniz,
Yanlış reklam politakası güdersiniz.
Hırsızlık malı satılabilir. ………………………………. Hemen hemen her tür sorun olabilir
Eticarette başarılı olmak istiyorsanız iki altın anahtarım var.
İSTİKRAR VE FARKLILIK.
Buna dikat ederseniz olası sorunlarda üstüne gitmek yerine farklılığı seçerek mücadele ederseniz azminizi kaybetmezseniz hem kazanan siz olursunuz Fakat rekabet edene rekabet ederek karşılık verirseniz cebinizdeki gittiği gibi ödemelerinizi veya atılımlarınızı gerçekleştirebilmek için bir zaman sonra zararına mal satmak zorunda kalacaksınız ve bu zarar kolay kolay kapanmayacak. Bir ürün, bir sınıf, bir çeşit, bir kararda asla sabit kalmayın. Size kar ettirdiği sürece işe yararlar. Vazgeçmeyin mücadeleden ancak fikirde sabit kalmayın. Farklılık ile istikrarı sağlayın.